Bıçağa olan hayranlığımız baba mesleğini icra ederken çok küçük yaşlarda başladı. Balıkçılık yapan babamız tuttuğu, satacağı balıkları müşteriye sunarken o balığın temizlenmesi, yüzülmesi , dilimlenmesi için iyi bir bıçağa ihtiyaç duyulurdu. Dolayısıyla bıçak bizim için iyi bir alemet-i farikaydı. İyi bir bıçak işimizi kolaylaştırdığı gibi müşteriye de iyi bir sunumdu. İşte Balıkçı Bıçak ismimizde baba mesleğine olan saygımız ve bugüne kadar yaptığımız temiz iş ve helal kazançtan doğan bir tabeladır. Sonrasında bıçağa olan sevdamız evimizde, çevremizde olan sapı kırık bıçaklara farklı kabza tasarımları ile daha da gelişti. Bu işin mesleğimiz haline gelmesi aklımızın ucundan bile geçmemişti. İlkokuldan sonra Kütahya’ mızın kültürel sanat zenginliği olan çini atölyelerinde çalışma hayatımız oldu. El sanatlarına olan merakımız bizi kendi işlerinde yıllarını vermiş birçok ustanın yanında çıraklık yapmamıza vesile oldu. Ama hiçbir zaman kalıplara bağlı kalmadık. Çiniciliğin alfabesi olan desen, motif çizimindeki tecrübelerimizi zamanla taşlara, ahşaba, kağıda ve üzerinde motif çizebileceğimiz her türlü materyale aktarmaya başladık.

Yıl 2002 Kurban Bayramı öncesindeyiz ve takriben bayrama 1 ay var, 70 lirasını borçlanarak 140 lira maliyetle çift kafa taşlama motoru, yıldız cila, polisaj için bez aldık. Elimizde bulunan motoru da kullanarak bir bileme platformu oluşturduk. Şimdi anımsıyoruz da bu bize çok komik geliyor. Kurbanda kazandığımız 250 lira idi ve her kurbanda kazancımız artmaya başladı. Bizde parayı daha iyi çalışma ortamı sağlayacak bileme ekipmanlarına harcayarak her kurban geliştik ve değiştik.5-6 yıl bileme işinden sonra yaptığımız elişi bıçak yapımına daha fazla ağırlık vermeye başladık. O günlerde Kütahya’ da çevremizde bıçak ustası yok,çelik yok,gerekli diğer malzemeler yok.Bu durum bizim azmimizi daha da güçlendirdi. Tabi ki zamanla ilerliyorduk.İnternet üzerinden de durmadan da araştırma yapıyorduk. Bir süre sonra bıçakçılık ile ilgili bir sürü site ile karşılaştık. Bu işe gönül vermiş ustaların bilgi ve tecrübelerinden faydalanarak iki kardeş uygulamaya başladık. Zaman içerisinde kendimizi geliştirmeyi başardık. Artık saatlerin bizim için bir anlamı yoktu, korla olan aşkımız her dakika daha fazla harlanıyordu. Durmadan denemeler yapıyor,kendimizi ve işimizi geliştirmek için AR-GE ye büyük önem veriyorduk. Başarabilmek için neredeyse gece ve gündüzü birleştirmiştik.Keyfimiz ve aşkımız gün geçtikçe büyüyordu.

Kütahya çini motiflerini bıçakla birleştirerek kendimize özgü çizgi oluşturmayı başardık.Gün geçtikçe hem AR-GE mizi hem de yeni nesil çelikleri daha fazla kullanmaya başladık.Bugün geldiğimiz noktada Dünya da üretilen hemen hemen her türlü çeliğe ve kabze malzemesine ulaşabiliyoruz.

Misyonumuz ve vizyonumuz bulunduğumuz şehrin yöresel,kültür-sanat zenginliği olan çini desen ve motiflerini tutkumuz olan bıçak ile birleştirerek farkındalık oluşturmak, ve bu sanatın şehirlere özgü olmadığını, aşk ve heves ile yapıldığında coğrafya tanımadığını göstermek.